AKAİDİ İSLAMİYYE MANZUMESİ
Huda rabbim, nebim hakka Muhammeddir Resulullah
Hem İslam dinidir dinim, kitabımdır kelamullah
Akaid içre Ehli sünnet oldu mezhebim hakka
Amelde Ebu Hanife mezhebidir mezhebim vallah
Dahi zürriyetiyim Hazreti Adem nebinin hem
Halilin milliyetiyem, dahi kıblem Kabe beytullah
Bulunmaz rabbimin zıddı ve nidd misli alemde
Ve suretten münezzehtir, mukaddestir tealallah
Şeriki yok beridir doğmadan sahi doğurmadan
Ahaddir küfvi yok İhlas içinde zikreder Allah
Ne cisim ve ne arazdır, ne mütehayyiz, ne cevherdir
Yemez, içmez, zaman geçmez, beridir cümleden Allah
Tebeddülden, tagayyürden, dahi elvan u eşkalden
Muhakkak ol müberrasır, budur sel-i sıfatullah
Ne yerlerde ne güklerde, ne sağ u sol ne ön, arda
Cihetlerden münezzehtir ki, hiç olmaz mekanullah
Huda vardır, veli yok varlığına evvelü ahir
Yine ol varlığıdır kendinden gayrı değil vallah
Bu alem yok iken ol var idi ferd ü tek ü tenha
Değildir kimseye muhtaç ve hep muhtacı gayrullah
O’na hadis hulul etmez ve bir şey vacip olmaz kim
Her işte hikmeti vardır abes iş işlemez Allah
Hulul etmez O zat abde ve hiçbir ferde zulmetmez
İbadın aslahı lazım değil halk eyleye Allah
O’na bir kimse cebr ile bir iş işletemez asla
Ne kim kendi murad eyler vücuda ol gelir billah
O’nun her bir kemali bi-tagayyür hasıl olmuştur
Ki yoktur muntazır olunacak hiçbir kemalullah
Sıfat-ı bakemal ile O daim muttasıftır kim
Kamu noksan sıfatlardan beridir zülcelalullah
Sekizdir çün sıfatı zati ilm ile iradedir
Hayatu kudreti haklku basar sem’u kelamullah
Alim oldur ki ilmine erişmez kimsenin aklı
İhata eylemiştir cümle bu eşyayı ilmullah
Mürid ol dileyicidir ve her şey üzre kadirdir
Ne kim diler olur peyda ala vefkı muradillah
Cemi u hayru şerri Ol diler takdiru halk eyler
Veli hayrı sever ancak ki sevmez şerleri Allah
Basir Oldur hakikatte her eşyaya nazırdır
Veli gözden münezzehtir, Müberra min sıfatillah
Semi Oldur işitir avazı hem sır ile cehri
Münezzehtir kulaktan Ol sıfattır anda sem’ullah
Mütekellimdir Ol amma beridir dilden ağızdan
Huruf u lafz u savt ile değil vasf-ı kelamullah
Sübutiyye sıfatı kim ne aynıdır, ne gayrıdır
Kadim u daim u zatiyle kaimdir sıfatullah
Hakk’ın mükerrem ibadıdır melekler yerde, göklerde
Avamından avami’nnası efdal eylemiş Allah
Yemek, içmek, hem erkeklik, dişilik yoktur onlarda
Hakk’a hiç asi olmazlar, mutidirler li-emrillah
Ve Cebrail ve Mikail ve İsrafil ve Azrail
Mukarrebtir, peygamberdir bu dördü hep eminullah
Hakk’ın yüz dört kitabı kim nebiler üzre inmiştir
Kitaptır onların dördü, duhuf yüzü, kelamullah
Zebur’u verdi Davud’a, dahi Tevrat’ı Musa’ya
Ve hem İncil’i İsa’ya getirmiş Cibril-i billah
Habibullah’a Kuran’ı getirdi hacet oldukça
Yirmi üç yıl içre cümle kat oldu vahyullah
Verilmiştir sahaifin onu Adem nebiye hem
Bunlardan ellisi Şit’e verilmiştir bi-emrillah
Dahi İdris’e aittir otuzu yok şek ü şüphe
Onu İbrahim’e anın, odur cedd-i Resulullah
Dahi ben enbiya hakkında bildim ismet ü fıtnat
Nezafet, hem emanet, sıdk ile tebliğ-i hükmullah
Kaderle zenb ü humk u kizb ü ketman u hıyanettir
Münezzehtir, müberradır cemi enbiyaullah
Nebiler ismini bilmek dediler bazılar vacip
Yirmi sekizini bildirdi Kuran’da bize Allah
Biri Adem biri İdris ve Nuh u Hud ile Salih
Hem İbrahim u İshak ile İsmail Zebihullah
Dahi Yakub ile Yusuf, Şuayb u Lut ile Yahya
Zekeriyya ile Harun ahi Musa Kelimullah
Ve Davud u Süleyman u dahi İlyas u Eyyub’dur
Biri de Elyesa’dır dahi İsa o Ruhullah
Birinin ismi Zülkifl ve biri Yunus nebidir hem
Hıtamı ol Habib-i Hak Muhammed’dir Resulullah
Üzeyr, Lokman ve Zülkarneyn üçünde ihtilaf oldu
Ki bazı enbiya derler ve bazı der veliyullah
Cemi’i enbiyanın evvelidir Hazret-i Adem
Kamudan evvel ü ahir Muhammed’dir Redululah
İkisinin arasında kati çok enbiya geldi
Hesabın kimseler bilmez bilir anı hemen Allah
Risalat’ı rusul, mevt ile batıl olmaz ol kat’a
Ve efdaldir melekler cümlesinden enbiyaullah
Bizim peygamberin ahkam-ı şer’i öyle bakidir
Ki ehl-i mahşeri bu şer ile fasledecek Allah
Ve mirac-ı Nebi haktır, ona şahsiyle muhtasdır
Çıkıp fevka’l-ulaya Hakk’ı görmüştür Habibullah
Cihan cümle cihat ile ve eczau sıfat ile
Hem ef’al ibadın hayrı ve şerri cümle halkullah
Anın ilm ü muras u halk u takdiriyle hadistir
Ki yoktur Halik u Bari iki alemde gayrullah
İbadın ihtiyarı vardır efalinde cüz’ice
O ef’al ile bulmuşlar sevabı hem ikabullah
Ol ef’alin cemilinde Hakk’ın hubbu rızası var
Kabihinde bulumaz ne muhabbet, ne rızaullah
Sevap ifdalidir Hakkın ve adlidir ikab anın
Vücub icapsız Hakk’a bi-istihkak-ı Abdullah
Mukarindir bu fi’le istitaat kim o kudrettir
Bulunsa istitaat bulunur teklif-i şer’ullah
Ki abdin kendi vüs’unda ne kim olmaz anı asla
Anı din içre teklif etmemiştir ol Rahim Allah
Haram erzaktır, herkes yer içer kendi rızkın hep
Ve kimse kimsenin rızkın alıp ekledemez vallah
Ecel vaktinde meyyittir o maktul ve ecel birdir
Ve hal-i ye’sin imanı değil makbuli indallah
Kabirde meyyite Münker Nekir dört şey sual eyler
Ki “Rabbin kim, nebin kimdir, nedir dinin ve kıblengah?”
Cevabın verenin cism ile canı zevk eder onda
Şaşıp küffar-ı asiler çeker onda azabullah
Bu dünyaya gelen gider ki kalmaz canlı bir kimse
Dahi yevm-i kıyamette eder emvatı ba’s Allah
Verirler defter-i a’malini her ademin onda
Kiminin sağ tarafından, kimin soldan maazallah
Hesabıyla kitabı var Huda’nın ruz-i mahşerde
Sorarlar herkesin akval-i ef’alin bi-emrillah
Kebairle sagair ehline ol gün şefaatler
Ederler enbiya ü ehl-i ilm ü evliyaullah
Ameller vezn olundukda dıratı geçmemiz haktır
Ve kevserle, sekiz cennet verir müminlere Allah
Girecek cennete müminler onda çok bulup nimet
Görürler şüphesiz anda niteliksiz Cemalullah
Ve cennetle cehennem varşimdi ehline bakidir
Cehennem yedidir, ehlini yakar daim o narullah
Kaza ile gelir her hayru şer Tanrı cenabından
Bulur hayr ehlini daim, olur şer, ehline hemrah
Ve Peygamber ne kim eşrat-ı saten haber vermiş
İnandım, cümlesin izhar eder vaktinde hem Allah
Çıkar yer dabbesi, deccal ve Ye’cuc ile Me’cuc
Soğar gün mağribden, çün iner gökten o Ruhullah
Kebire mümini imandan ihraç eylemez şirki ve illa andan ednayı
Dilediği kulundan her günahı affeder Allah
Kebairden kaçan caiz ikab ola sagairle
Ve bi-tövbe giden caiz kebairden geçe Allah
Kabul eyler duayı Hak Teala kendi fazlından
Ve hacat-ı ibadı hem kabul eyler Rauf Allah
Dahi iman ile İslam ikisi şey-i vahidir
Cenab-ı Hak’tan ol her ne getirdiyde Resulullah
Kamusun dil ile takrir ve tasdik eyledim bi’l-kalp
Birine yoktur inkarım, inandım şüphesiz vallah
Demem ki inşallah müminim, bel müminim hakka
Bu mana ile iman kesbi ve hem mahluktur vallah
Ve amma Tanrı’nınkendi kuluna marifet kencin
Hidayet kıldığı mana ile vehbidir ol tallah
Ve imanı mukallid hem sahih olmuştur amma ki
Ol istidlal-i aklı terk ile asim olu billah
Keramat-ı veli haktır, nebisi mucizatıdır
Keser az müddet içre çok mesafe evliyaullah
Bulurlar vakt-i hacette taamı hem libas onlar
Behaim hem cemadat ile söylerler bi-iznillah
Gahi su üzerinde meşy ederler vakt-i hacette
Havada hem uçarlar hark eder adetini Allah
Erişemez bir veli hiç nebinin rütbesine hem
Ona ermez ki ondan sakıt ola emr u nehyullah
Ve efdal-i evliya Sıdık-i Ekber, ba’dehu Faruk
Ve Zinnureyn’den sonra Ali’dir ol veliyullah
Bu dördü hem hilafette bu tertip üzre kaimdir
Bu çar-ı yardan sonra hem efdal evliyaullah
Kalan ashabdır ki cümlesinin zikri hayrolsun
Cemi al ü ashab-ı kiramı sevmişim billah
Aşere-i mübeşşere ve Fatıma, Hasan, Hüseyin
Bu ümmetten bunlar cennetlik olmuş eşhedü billah
Ve gayri kimseye ayniyle cennetlik denilmez kim
O gabya hükm olur ancak ne bilsin onu gayrullah
Ve ashab-ı kiramın cümlesinden sonra ümmetten
Cemi tabiin olmuştur efdal evliyaullah
İmam-ı müslimin, sultan-ı Müslim, hürr ü mükellef
Kureyşi, zahir olmalı edip tenfizü hükmullah
Ve berru facire uyup namazım kılarım bile
Hem onların cenazesi namazın kılarım lillah
Ve huf üzre hazarda hem seferde mesh caizdir
Ve müskir olmayan temr u ineb suyu mubahullah
Tasaddukla, duamızdan bulur emvatımız nimet
Ve fazl-ı emkine, eşhas u ezman hakdır ey vallah
Bilinmez müşrikin etfali cennette mi, narda mı?
Ve küffara Kiramen Katibin vermiş Kerim Allah
İsabet-i ayn caizdir, sihir insana vakidir
Beşer aklından efdaldir ulum-i enbiyaullah
Delile müçtehid evvel bakıp eyler isabet hak
Ve sonra muhkeme bakıp hatasın affeder Allah
Ki hak birdir, muayyendir ve Kuran u hadis ancak
Ne miktar olsa mümkün zahirine hamlolur hergah
Bu zahirden ol ehl-i batılın davası manaya
Uduli hem nususi redd u istihfaf-ı şer’ullah
Ve lafz-ı küfr ü tav ile ve kahin sözlerin tasdik
Küfürdür lakin inkarı yeniden tövbedir lillah
Hem istihlal-i zenb ü rahmet-i Hak’dan ye’si, hem de
Azabından emin olmak bu cümle küfürdür billah
Huda otuz iki farzı ibadına buyurmuştur
Kamusun farz bildim, boynuma aldım bi-tav’illah
Şürut-u beştir İslam’ın ki: Tevhid u salat u savm
Zekat u hac ganiler hakkına farz eylemiş Allah
Namazın şartı hariçte olanlar altı farz olmuş
Ve erkanı içinde oldular hem altı farzullah
Dışındaki taharet, setr-i avret, vakti bilmektir
Ve abdest almak ve niyet hem istikbal-i Beytullah
Namaz içinde tekbir-u kıyam ile kırattır
Rüku u ka’de i uhra ikişer secdedir lillah
Vüduun farzı yüzün, ellerin dirsekleriyle hem
Başa mesh eyleyip, ayakları gasl et dedi Allah
Ve guslün farzü üçtür: Mazmaza dahi istinşak
Üçüncü, cümle azasın yumaktır tövbeten lillah
Teyemmüm eylemek vaciptir abdest ile gusl içün
Su bulunmazsa, ya kudret yoğ ise bu şer’ullah
Onun rüknü iki vurmak, şürutu beş: Biri niyet
Said u Tahir u mesh u biri acz-i ibadullah
Ve savmın farzı üç: Niyetle, ekl ü niki terk etmek
Fecir doğunca gün batınca imsak oldu emrullah
Dahi haccın füruzu üç: Biri ihrama girmektir
Biri vakfe cebel üzre, ziyaret oldu Beytullah
Haramı itikad etmek haram andan sakınmaktır
Helali hem helal bilmek budur cümle füruzullah
Hep ashab-ı Güzin u tabiin u müctehidin
Ne ki var Ehl-i Sünnet ve’l-cemaat cümle ehlullah
Kamunun itikadı bu yüz on beyt içre bil Hakkı
Budur hak mezhep bunda sabit eylesin Allah
Eğer benden küfür amden, hataen sadır olduysa
Ben ol küfrün ceminden beri oldum li-vechillah
Dahi şer’a muhalifse eğer akval-i ef’alim
Ben anlardan rücu ettim ve niyet karbeten lillah
Ne ki kılmış Habibullah bize tebliğ-i ahkamı
Kabul ettim anı Amüntü billah ve hükmullah
Dilim ikrarını kalbimle tasdik eyledim candan
Senin hıfzında imanım emanet olsun ey Allah